Cerrahi alan enfeksiyonları mortaliteyi, morbiditeyi, hastanede yatış süresini ve hastane masraflarını arttırması bakımından cerrahinin çok önemli ve ciddi bir problemidir. Cerrahi girişimi takiben, eğer implant kullanılmamış ise 30 gün içinde, implant kullanılmış ise bir yıl içinde gözlenen, cerrahi insizyon ve açılan veya manipüle edilen alanla ilgili enfeksiyonlar cerrahi alan enfeksiyonu olarak adlandırılır. Bu enfeksiyonlar insizyonel ve organ/alan cerrahi alan enfeksiyonu olmak üzere iki gruba ayrılır. Ayrıca, insizyonel cerrahi alan enfeksiyonları da yüzeyel ve derin olmak üzere iki grup halinde incelenir. Bu enfeksiyonlar mikroorganizma ile hasta bağışıklık sistemi arasındaki dengenin enfeksiyon ajanı lehine bozulması sonucu gelişir. Cerrahi alan enfeksiyonuna neden olan mikroorganizmaların başlıca kaynağı cilt, müköz membran ve intestinal sistem endojen florasıdır. Beslenme bozukluğu, diyabet, sigara kullanımı, immün cevap yetersizliği, hastanede kalış süresinin uzaması, uygun olmayan antimikrobiyal profilaksi operasyon odasının yetersiz ventilasyonu, asepsi ve antisepsi tekniklerine uyulmaması, cerrahi alanda yabancı materyal bulunması ve cerrahi teknik gibi pek çok faktör cerrahi alan enfeksiyonu gelişiminde rol oynar. Opere edilecek olan her hastanın bu risk faktörleri açısından değerlendirilmesi ve gerekli önlemlerin alınması cerrahi alan enfeksiyonlarının insidansını azaltacaktır.
Cerrahi alan enfeksiyonlarına neden olan risk faktörlerinin bilinmesi ve gerekli önlemlerin alınması CAE insidansında azalmaya neden olur. Risk faktörlerini, hastaya ve operatif sürece bağlı faktörler olmak üzere iki grupta incelemek mümkündür.
HASTAYA AİT RİSK FAKTÖRLERİ
Uç yaşlarda CAE riski daha fazladır. Yaşın ilerlemesi doğal savunma mekanizmalarının zayıflatır. Özellikle 65 yaş ve üzerinde ve bir yaş altında gelişen nozokomiyel enfeksiyonlarda prognoz daha kötü seyretmektedir.
Diyabetik hastalarda CAE insidansının arttığını bildiren çalışmalar bulunmasına rağmen diabetes mellitusun (DM) tek başına risk faktörü olması hâlâ tartışmalıdır. Perioperatif ve postoperatif ilk 48 saatlik periyot içinde kan glikoz seviyesinin 200 mg/dL’nin üzerinde olmasının CAE insidansını arttırdığı bildirilmiştir. Tüm diyabetik hastalarda serum glikoz düzeyi takip edilerek kontrol altında tutulmalıdır. Özellikle perioperatif hiperglisemiden kaçınılması gerekir.
Pek çok çalışmada önemli bir risk faktörü olduğu bildirilmiştir. Nikotin kullanımı primer yara iyileşmesini geciktirir ve CAE insidansını arttırabilir.
Steroid ve diğer immunosupresif ilaç kullanımının CAE’nunu arttırabileceği bildirilmiş olmakla birlikte hâlâ tartışmalıdır.
Şiddetli protein kalori malnütrisyonu, yara iyileşmesini bozarak CAE insidansını ve mortaliteyi arttırır.
Operasyon öncesi hastanede kalış süresin uzamasının CAE arttıran bir risk faktörü olduğu bildirilmiştir.
Cilt veya mükoz membranlarına yapılan insizyon kontaminasyona neden olur. Bu nedenle, elektif operasyon öncesi tüm deri ve mukozal enfeksiyonların tedavisi önerilmektedir.
Operasyon ile ilgili olmayan bir enfeksiyonun varlığının, cerrahi yara enfeksiyonunu arttıran önemli bir risk faktörü olduğu gösterilmiştir. Uzak enfeksiyon varlığının CAE riskini 3 kat arttırdığı bildirilmiştir.
CAE RİSKİNİ ARTTIRAN OPERATİF SÜREÇLE İLGİLİ FAKTÖRLER
Cerrahi alan enfeksiyonlarında operatif süreçle ilgili etkili faktörler, operasyon öncesinden başlayıp, operasyon esnası ve sonrasını da kapsamaktadır. CAE’nın meydana gelmesinde, operasyonun tipi, cerrahi yetenek, implant kullanımı, uygun ve yeterli cerrahi hazırlık, antimikrobiyal proflaksi ve çevresel kontaminasyon gibi pek çok faktör rol oynar. Operatif süreçte enfeksiyon için en önemli kaynak, hastanın ve ameliyat ekibinin mikrobiyolojik florasıdır. Ameliyathane fiziksel ortamının CAE gelişmesindeki katkısı daha az olmakla birlikte, kurallara ve konulan standartlara uyulması bu riski önemli derecede azaltır.
Cerrahi alan enfeksiyonları cerrahinin en önemli sorunlarından birisidir. Hastaya ait tüm faktörleri düzeltmek mümkün olmamakla birlikte, operatif süreçle ilgili risk faktörlerinin hemen tümü düzeltilebilir özelliktedir. Bu nedenle cerrahi alan enfeksiyonuna neden olan tüm risk faktörlerinin bilinmesi ve gerekli önlemlerin alınması bu enfeksiyonların insidansını azaltacaktır.
Kaynak: http://jag.journalagent.com/travma/pdfs/UTD_11_4_269_281.pdf